Ozon Nedir?
Ozon üç oksijen atomundan oluşan bir kimyasal bileşiktir (O3). İki atomlu normal atmosferik oksijenin (O2) çok yüksek enerji taşıyan bir şeklidir. Böylece bu iki çeşit molekülün yapıları birbirinden aşağıdaki gibi farklıdır:
O3 oda sıcaklığında renksiz , karakteristik kokusu olan bir gazdır. (fırtınalı havalardan sonra, yüksek yerlerde veya deniz kıyısında hissedilir). İsmi Yunanca “koklamak” manasına gelen ozein’den gelir.
Alman kimyacı Christian Friedrich Schönbein (1799-1868) tarafından 1840 yılında keşfedildi. Zemin seviyelerine yakın yerlerde 10 milyon hava partikülü başına bir partikül O3 (= 0.1 ppm = 200 µg/m³) konsantrasyonlarında duman şeklinde bulunur. 2000 metre yükseklikte, çok daha azalarak 0.03 – 0.04 ppm seviyelerine düşer.
Çok güçlü okside etme ve çok etkili dezenfekte etme özelliği sayesinde , Dünya çapında içme suyu sağlayan arıtma tesislerinde mikrop öldürücü olarak kullanılır.
Ozon Terapi Nedir?
Tedavi amaçlı Ozon;
Medikal ozon daima saf ozon ve saf oksijenin karışımı şeklinde kullanılır. Uygulamaya bağlı olarak ozon konsantrasyonu 1 ve 100 µg/ml (0.05 – 5 %O3) arasında değişir. Ozon terapist, ozon terapi konusunda eğitimli bir doktor, hastanın durumu ve tıbbi endikasyona göre hastanın alacağı komple dozu belirler.
Özellikleri ve etkisi;
Medikal ozonun iyi bilinen bactericidal (bakteri öldürücü), fungicidal (mantar öldürücü) and virostatic (virüs çoğalmasını önleyici) özelliği sebebiyle, enfekte olmuş yaraların dezenfeksiyonunda ve ayrıca bakteri ve virüslerin sebep olduğu hastalıkların tedavisinde kullanılır.
Kan dolaşımını arttırma yeteneği, dolaşımla ilgili bozuklukların tedavisinde kullanılır, ve organik fonksiyonların yeniden canlandırılmasında ozonu çok değerli kılar.
Düşük dozlarda kullanıldığında, vücudun direncini arttırır diğer bir deyişle ozon bağışıklık sistemini aktive eder.
Ozon sayesinde oluşan bu aktivasyona cevap olarak , vücudun bağışıklık hücreleri cytokin (interferones yada interleukins gibi önemli aracıları içeren) adı verilen özel habercileri (mesaj taşıyıcıları) üretir. Bunlar hastalıklara direnmek için uyarılan bütün bağışıklık sistemi boyunca zincirleme bir şekilde pozitif değişiklikler yaratarak diğer bağışıklık hücrelerini haberdar ederler. Bu da medikal ozonun, özellikle bağışıklık sisteminin zayıf olduğu veya bozuk olduğu hastalara uygulanmasında özellikle çok başarılı sonuçların alınmasına yol açar.
Majör Otohemoterapi adıyla bilinen küçük miktarlarda uygulanan ozon sonuç olarak vücudun kendi antioksidanlarını ve serbest radikalleri yok eden enzimleri aktive ederler. Kronik enflamatuar hastalıklarda ozonun neden kullanıldığı böylece anlaşılmaktadır.
Endikasyonlar:
Seçici özellikleri sayesinde medikal ozon 4 temel alanda kullanılmaktadır :
- Dolaşım bozukluklarının tedavisi ve geriatride
- Virüslerin sebep olduğu hastalıkların tedavisinde örneğin karaciğer hastalıklarından hepatitler, uçuklar (herpes).
- Zor iyileşen enfekte yaralarda ve enflamatuar hastalıklarda örneğin
- Bacaklardaki açık yaralar (ulcus cruris)
- Enflamatuar barsak hastalıkları (kolit, Proktit)
- Yanıklar, haşlanma ve enfekte yaralar, mantar enfeksiyonları
- Kanser tedavisinde ilave ya da tamamlayıcı olarak ozon bağışıklık sistemini güçlendirici olarak düşük dozlarda “majör otohemoterapi” formunda veya “minör otohemoterapi” olarak kullanılır.
Uygulama yöntemleri:
Senelerin deneyimi sonucunda ve son yapılan klinik çalışmalar ışığında beş uygulama şeklinin geçerliliği kabul edilmiştir:
- Majör otohemoterapi (Hastadan kan alınarak tedavinin yapılması) geriatride dolaşım bozukluklarında yeniden canlanmayı sağlamak için, viral kökenli hastalıklarda ve genel bağışıklık sistemi aktivasyonu için kullanılır.
Bu metodla, 50 ila 100 ml hastanın kanı alınır, tam olarak tesbit edilmiş ozonla karıştırıldıktan sonra hastaya geri verilir. Ozon kırmızı ve beyaz kan hücrelerini oluşturan spesifik maddelerle tamamen reaksiyona girer ve böylece vital metabolizmayı arttırır. İşte bu aktive edilmiş kan hastaya hemen normal bir damlalık kullanarak tekrar geri verilir.
Aynı prensibi kullanarak, minör otohemoterapi diye adlandırılan yöntemde ise ozonlanmış 3-5 ml kan intramusküler yolla hastaya geri verilir. Bu yöntemle spesifik olmayan bağışıklık sistem aktivasyonu yapılır: alerjik hastalıklarda ve genel olarak bağışıklık sistemini güçlendirmekte kullanılır.
- Eksternal tedavi ozon gazını kapalı bir sistemde özel bir plastik bot içinde dolaştırarak ya da vücudun farklı bölgelerine uygun torbalar, folyolar ile gerçekleştirilir. Bu sarf malzemeleri ozona dayanıklı materyalden yapılır. Vücudun tedavi edilecek kısmı önceden su ile nemlendirilir, çünkü ozon kuru bölgelere etki etmez. Bu metod ülserleri, yaraları, açık yaraları, ameliyat sonrası oluşan lezyonları, shingles (herpes) ve enfekte olmuş alanları tedavi etmekte çok etkilidir. Diğer yöntemler ozonlu saf su ve ozonlu saf medikal zeytin yağı kulanmaktır.
- O3 gasının rektal yolla uygulanması kulağa hoş gelmese de o kadar rahatsızlık verici değildir. Aslında hasta kesinlıkle hiçbir rahatsızlık hissetmez, çünkü O3 gazı direkt olarak hassas barsak cidarı tarafından emilir; buna ek olarak tüp ve torbalar tek kullanımlık olduğundan tamamen hijyeniktir ve hasta kendi kendine uygulayabilir. Diğer bir yaklaşım steril sistem içinde şırınga ile verilmesidir. Bu metod genelde barsakların enflamatuar hastalıklarında endikedir ancak son zamanlarda daha az invaziv olmasından dolayı genel sağlık ve yeniden canlanma için kullanılmaktadır. Almanyda en sık kullanılan metottur.
- Ozonun eklem içi enjeksiyonu; ancak bu yaklaşım hiç bir zaman nöralterapi kadar etkili değildir. Bu metod ağrılı enflamatuar hastalığı olan ekleme uygulanır (artrit,rekurren artroz, genel patolojik sertliklerde uygulanabilir). Nöralterapinin önemi ozon yapanlarda görülüdüğünde artık onlarda ozon yerine veya bazen birlikte prcain ilave etmektedirler. Benim 10 yıllın üzerindeki deneyimlerimden eklem içine enejksiyon için ozondan ziyada tercih nöralterapi olmalıdır.
Genel Olarak Hangi Hastalıklarda Ozon Tedavisi Yapılabilir
Ozon tedavisi ile birçok patolojik durum daha iyi hale gelir veya tamamen düzelir. Bu durum bir seri tıbbi araştırma ve tıbbi yayın ile kanıtlanmıştır. Kural olarak hastalıkların tedavisinde ozon diğer tedavilere ek olarak uygulanır, tamamlayıcı tedavi grubuna girer.
Tüm hastalar için , ozon tedavi ile ilgili en son yeniliklerin hızla öğrenilebilmesi için Avrupada pek çok terapist bir araya gelip ”Medical Society for Ozone Application in Prevention and Therapy”, birliğini oluşturmuşlar , bu grubun amacı doktorlar ve hastaların bu konu hakkındaki bilgilerini geliştirmek ve ilerletmektir.Bilgi alış verişi seneler içinde dahada hızlanmış ve gelişmiştir.
Medikal ozon kurallara uygun olarak uygulandığı taktirde tamamen güvenli ,pratik, etkili ve ucuzdur.
Doğal olarak,diğer tıbbi tedavi yöntemlerinde de olduğu gibi % 100 garanti hiçbir zaman vaad edilemez , tedavi başarısı uygulanan duruma , hastalığın ve hastanın genel sağlık durumuna bağlıdır ancak ozon tedavi ile hastanın genel durumunda iyileşme ve ağrılarında azalma mutlaka olmaktadır. Başarı hastanın ve hastalığın durumuna bağlı olduğu gibi uygulanan yönteme, konsantrasyona ve sıklığına bağlıdır.
-Dolaşım bozuklukları;
Arteriel dolaşım bozukluklarında diğer semptomların yanı sıra bacaklarda hissedilen soğukluk , kısa yürüyüşler sonrasında ayaklarda hissedilen ağrı alarm veren semptomlardır , bu durum ozon tedavi için 40 yıldır çok önemli endikasyon oluşturur . Ozon tedavinin dolaşım bozukluklarındaki başarısı yapılmış bir çok sayıda tıbbi çalışma ile kanıtlanmıştır.Ozon klasik tedaviye ek olarak veya tamamlayıcı olarak kombine kullanılabilmektedir
-Anti-aging ( geriye yaşlanma ) ve yeniden canlanma;
İş hayatındaki stres, yoğun çalışma temposu ,zihinsel ve bedensel yorgunluk ozon (O3) tedavisine çok iyi yanıt verir.Ozonun kırmızı ve beyaz kan hücrelerinin metabolizma akivasyonu ile genel iyilik hali ile kişiler kendilerini yenilenmiş hissetmektedirler. Profesyonel sporcular ve kadınlar bu tedaviden oldukça faydalanmaktadırlar. Ozon fiziksel dayanıklılığı arttırmaktadır.
-Yaşlı kişilerde önlem ve tedavi;
Yaşlı kişiler ozon tedavisine oldukça iyi yanıt verirler.Bütün klinik avantajlarının yanı sıra oksijenin dokular tarafından daha iyi kullanımını sağlar, bağışıklık sistemini harekete geçirir,ve vücudun kendi antioksidanlarını ve serbest radikallere karşı savaşan hücreleri harekete geçirir. Bunun ötesinde beyindeki dolaşım bozukluklarında olumlu etkileri mevcuttur (bu durumlarda fiziksel performansda azalma yürüme güçlüğü ve baş dönmesi hissedilir. Bunlara ek olarak tamamlayıcı tedavinin yanısıra ozon tedavi yaşam kalitesini arttırmak için kullanılmaktadır.
-Göz hastalıklarında ozon tedavi;
Yaşa bağlı dolaşım bozuklukları atrofik ve dejeneratif değişikliklerle gözü de etkilemektedir.Örneğin senil makuler dejenerasyonretina merkezinde meydana gelmektedir- vizüel fokusun en keskin oluğu noktadır.Bundan dolayı oluşan sekeler optik sinir atrofisine kadar giden çeşitli derecelerde etkili olmaktadır. Yapılan klinik çalışmalarda (Siena Üniversitesinde )ozon otohemotransfüzyon sonrası 6-8 ay içerisinde vizyonda iyileşmeler kaydedilmiştir.Tedavinin devam ettirilmesi halinde vizüel performansta artış gözlenmiş veya daha kötüye gidiş durdurulmakta olduğu saptanmış.
-Kanser;
Kanser hastalarında ozon tedavisi tamamlayıcı tedavi olarak oldukça başarılıdır. Burada ozonu immun sistem (bağışıklık sistemi) aktivasyonunda kullanmaktayız -düşük dozlarla. İmmun hücreler – örneğin lenfositler, yardımcı ve baskılayıcı hücreler, lenfositler ve natural killer hücreler (katil hücreler) – cytokin denilen interferonu da içeren haberci proteinleri üretmek için ozonun başlattığı biyolojik reaksiyonlar yoluyla aktif hale getirilir. Aslında, ozon vücudun kendi interferon ve interlökinlerini artan miktarlarda üretmesini sağlar. Ozonlanmış kanın hastaya verilmesiyle, pozitif olarak artan bir immün reaksiyonu başlatılır, bu aynı zamanda vücudun genel direncinin ve zindeliğinin artmasına katkıda bulunur.
-Cilt mantarları ve enfekte cilt lezyonları;
Ozonun mantar ve bakterileri yok edici özelliği, 100 yıl boyunca içme suyunun arıtılmasında başarılı bir şekilde kullanıldı. Bu özellikleri, inatçı deri humusları ve mantarlarla savaşmakta tıbbi ozonu çok etkili bir tedavi ajanı yapar, özellikle bakteriyel enfeksiyonlu ayaklar, gövdedeki mantar enfeksiyonları, mukozaların fungal / mycotic enfeksiyonları.
-Enfekte yaralar;
Enfeksiyonlu yaraların lokal tedavisi, mesela açık yatak yaraları alt bacağın ülserleri şeker hastalarının iyileşmeyen yaraları ve kangren, tıbbi ozonun klasik uygulama alanlarına ait olan proseslerdir. Burada biz öncelikle, mikropsuz ve temiz yaralar elde etmek için ozonun dezenfektan özelliğinden, diğer deyişle bakterisid ve fungisid etkisinden yararlanırız. Yaranın temizlenmesinden itibaren, düşük dozda ozon uygulayarak iyileşme süreci hızlandırılır.
-Bağırsak Hastalıkları: proktitis ve kolit;
Enflamasyonlu bağırsak hastalıklarında özellikle erken dönemde rektal Ozon gazı üflenmesi şeklinde yapılan lokal uygulamanın çok yararlı olduğu kanıtlanmıştır. Birçok durumda arka arkaya 10 seans ozon uygulanması yeterli olur. 248 hasta üzerinde yapılan proktitis klinik çalışmasında sadece hastaların %10’unda birkaç 10 seanslık uygulama gerekmiştir.
-Virüslerden kaynaklanan hastalıklar;
Herpes simplex), herpes zoster. Uçuğun her iki tipi, virüsler tarafından oluşur. dudakların uçuğu , sık sık tekrar eden ve nahoş bir hastalıktır, çok başarılı bir şekilde diğer tıbbi metotlarla ozonun kombinasyonu şeklinde tedavi edilir.
Herpes zoster veya padavralara, ozonla tamamlayıcı uygulama faydalıdır, ozonlu su kompresleri ve ozonlu kan transfüzyonu şeklinde iki farklı yoldan tedavi edilebilir.
-Karaciğer enflamasyonu (Hepatit A, B, C)
Karaciğerin enflamasyonu, tıbbi ozon için klasik tedaviler arasında sayılır. Hepatit A (HVA = hepatitis virus A) diğerlerine göre problemsiz ve tamamen iyileşebilirken, virüsün diğer şekli, hepatit B (HVB = hepatitis virus B), sıklıkla kronik bir şekilde seyreder. Burada klasik tıbbi tedavi metodlarına ilave olarak, ozonlu kan transfüzyonu ya da rektal yolla ozon/oksijen gazının kontrollü bir şekilde verilmesi ile başarılı sonuçlar alınmıştır. Aynı yöntemler ayrıca kuluçka süresi yıllar süren ve kronikleşene kadar bir karaciğer hastalığı olarak teşhis edilemeyen hepatit C hastalığına da uygulanır.
-Enflamasyonlu ve dejeneratif eklem hastalıkları;
Enflamasyonlu eklem hastalıklarını üç evreye ayırdığımızda, özellikle evre 1 ve 2, bir başka deyişle ağır kemik deformasyonlarının olmadığı durumlar, medikal ozon uygulamalarına cevap verir. Gonartroz ya da diz ve omuz eklemlerindeki aktif arthritic form tedaviye cevap veren sınıfa dahildir. Standart tıbbi metodlara- spesifik egsersiz terapileri – ilave olarak bu gibi durumlarda intraartiküler ozon enjeksiyonu başarıyla uygulanır. Bağışıklık sistemini güçlendirme ve kıkırdak metabolizmasını aktive etme özelliklerine ek olarak burada ozonun tamamıyla antienflamatuar özelliğinden faydalanıyoruz.
-Artritik/Romatizmal Durumlar – Kronik poliartritler;
Artritik/romatizmal durumlar iskelet veya kas sistemiyle ilgili pek çok ağrılı, fonksiyon kısıtlılığı da yapabilen hastalığı kapsamaktadır. Genel olarak medikal ozon uygulaması fizik tedavi ile beraber kombine olarak tamamlayıcı amaçla kullanılmaktadır. Romatoid artrit ( kronik poli artrit ) de yapılan çalışmalarda akut olmayan durumlarda ozon majör otohemoterapi tamamlayıcı olarak başarılıdır. Burada kullandığımız etkisi anti enflamatuar etkidir. Artritik/romatizmal durumlar iskelet veya kas sistemiyle ilgili pek çok ağrılı, fonksiyon kısıtlılığı da yapabilen hastalığı kapsamaktadır. Genel olarak medikal ozon uygulaması fizik tedavi ile beraber kombine olarak tamamlayıcı amaçla kullanılmaktadır. Romatoid artrit ( kronik poli artrit ) de yapılan çalışmalarda akut olmayan durumlarda ozon majör otohemoterapi tamamlayıcı olarak başarılıdır. Burada kullandığımız etkisi anti enflamatuar etkidir.
Hasta Olarak Bilmem Gerekenler Neler?
Ozon tedavisinin herhangi bir şekli uygulanmadan önce ozon terapi uygulayacak doktora kullanılan ilaçlardan ve uygulanan özel diyetlerden yakın zamanda bitmişse bile bahsetmeyi unutmayınız. Eğer sadece doktor tavsiye ederse bunları bırakmalısınız. Doktorunuz ayrıca kalıtımsal hastalıklardan, alerjilerden ve diğer şikayetlerden ve geçmişte nasıl tedavi edildiğinden veya edilmekte olduğundan haberdar edilmelidir.
Birçok ülkede ozon terapisi, özellikle Avrupa’nın dışında, her zaman, sağlık sigorta poliçeleri veya işyerlerinin tıbbi destek programları ile karşılanmaz. Ülkenizde ozon terapi yapan merkezlerin nerelerde bulunduğunu, uygulayanların uzmanlığını ve tedavi ücretlerini de araştırmalısınız. Birçok ozon uygulaması, 10 seans kadar uygulanır. Ama bazı durumlarda ikinci veya hatta üçüncü bir 10 seanslık terapi zorunlu olabilir. Buna rağmen, şu anda alınacak küçük bir önlemin ilerde çok daha fazla pahalı tam ölçekli bir tedavi masrafından kurtarabildiğini hatırlamalısınız.
Ozon terapi düşük riskli ve genellikle standart medikal tedavilerin eşliğinde tamamlayıcı, destekleyici ve yeniden yapılandırıcı bir metoddur.
Doğadaki Ozon
Ozon, bizim gezegenimizi kuşatan stratosfer tabakasındaki en önemli gazlardan birisidir(10-50 km yükseklikte). 20 – 30 kilometre yukarda, maksimum konsantrasyonu 100,000 hava partikülü içinde 1 partikül O3 (10 ppm) düzeyine ulaşır ve zemin seviyesinden çok daha yüksektir (0.03 – 0.04 ppm).
-Ozonosfer:
Ozondan oluşan bu koruyucu tabaka, güneşten gelen ve dünyamız ve cildimiz için tehlikeli ve yıkıcı etkileri olan morötesi (UV) ışınların enerjisini emerek yeryüzüne ulaşmasını engeleyen bir filtredir, böylece bizim gezegenimizde biyolojik dengeyi sürdürmeye yardımcı olur.
-Ozon deliği:
endüstriyel gazların (FCKW ve diğer halojenleri içeren) sebep olduğu karışık bir süreç yüzünden, koruyucu ozonosferimizdeki ozon(O3), parçalanır. Bu tabakadaki O3 moleküllerinin azalması, filtreleme yapacak yeterli ozon kalmadığından UV ışınlarının (deri kanserine sebep olabilen ve genetik süreçleri etkileyebilen), engellenmeden geçtiği gittikçe büyüyen bir aralığın (deliğin) oluşmasına sebep olur.
-Duman alarmı:
Yine de, yere çok yakın seviyelerde, büyük şehirlerde olduğu gibi, ozon, otomobiller ve fabrikalardan çıkan egzoz gazları veya atıklar yoluyla ve nitrojen oksit ve kükürt oksitlerinin etkileşimiyle ve morötesi radyasyonun oksijenle etkileşimi sonucu üretilebilir.
Ozonun kendisi kirliliğe sebep olmamakla beraber çok hassas bir şekilde havadaki ozon miktarını ölçebildiğimiz için hava kirliliğinin göstergesi olarak kullanılır.
-İşyerinde ozon konsantrasyonu
İşyerinde müsaade edilen maksimum ozon konsantrasyonu 200 µg/m³ ya da 0.1 ppm’dir. Solunum yollarına ve mukozaya zarar verebildiği için günlük 8 saat, haftalık 40 saat boyunca bu seviyeyi aşmamalıdır. Bu değerler bir ülkeden diğerine değişebilir ve çoğu zaman uyma zorunluluğu yoktur.
Endüstriyel ozon;
endüstriyel ozon atmosferdeki haanın içinde bulunan oksijen (O2) gazından elde edilen ozon (O3) gazı ile havanın karışımı ile oluşur ve dünyanın her tarafında başlıca kullanım alanı şehir su şebekesinin sterilizasyonu ve kimyasal beyazlatma işlemleridir.
Medikal ozon;
Endüstriyel ozonun aksine medikal ozon saf medikal oksijenden elektrik deşarjı ile ozon/oksijen karışımını tam istenen konsantrasyon ve dozda karıştırarak elde edilir. Konsantrasyonu 1 ile 100 mikrogram/mililitre (µg/ml) arasında %0,05 O3 / %99,95 O2 ile %5 O3 / % 95 arasında değişen ozon/oksijen konsantrasyonlarına karşılık gelir. Ozon molekülü stabil olmadığından medikal formu her zaman klinikte özel bir jeneratör tarafından taze olarak hazırlanır ve hastaya hemen uygulanır. Çünkü üretildikten 1 saat sonra orijinal ozon moleküllerinin yarısı oksijen moleküllerine dönüşür ve geriye orijinal karışımın sadece yarısı kalır.
Medikal Kullanım
- Kırmızı kan hücrelerinin metabolizma aktivasyonu,artmış oksijenasyon
- Arterial dolaşım bozuklukları(periferik ve özellikle serebral);Revitalization(hücre yenileme)
- İmmun hücrelerin aktivasyonuvücut interferon ve interlökin gibi kendi sitokinlerini salgılar
- Kanser tedavilerinde tamamlayıcı olarak kullanilmaktadır Revitalization (hücre yenileme);Genel bağışıklık sistem güçlendirmede.
- Vücudun kendi anti oksidanlarının aktivasyonu ile serbest radikalleri yok eden mekanizmayı aktive eder.
- Enflamatuar hastalıklarda, ör. artrit, reactive artroz, vaskuler bozukluklar;Anti Aging-Yaşlanmayı geciktirme de kullanılmaktadır.