11 Aralık 2024 Çarşamba
Ana SayfaSağlıkTansiyon normalde kaç olmalı? Yüksek ve düşük tansiyon kriteri değişti!

Tansiyon normalde kaç olmalı? Yüksek ve düşük tansiyon kriteri değişti!

Ülkemizde ve genel dünyada düşük ve yüksek tansiyondan kaynaklanan rahatsızlıklar devam ediyor. Kişinin yedikleriyle içtikleriyle, stres durumuyla yakından ilgili olan tansiyon normalde kaç aralığında olmalı? Herkesçe kabul görmüş bu değerler son zamanlarda değişme uğradı. Kardiyoloji Uzmanı Doktor Ahmet Sarıçopur yeni tansiyon değerlerini verdi.

Ülkemizde de oldukça yaygın olan tansiyon hastalığının dünya genelinde elde edilen verilere göre kişiler üzerindeki yoğunluğu oldukça fazla. Uzmanlardan elde edilen verilere göre dünya nüfusunun 1/4’ü tansiyon problemi yaşıyor. Vücudumuzda herhangi bir rahatsızlık, belirti vs. hissetmeden ölçmediğimiz tansiyon; sanıldığından çok daha fazla ve hayati bir öneme sahiptir.

Artık çok daha kolaylıkla yapılabilen tansiyon ölçümlerini evde de halledebilmemiz mümkün. Rutin olarak kontrol ettiğimiz tansiyondaki tehlikeli bir durum sezildiği vakit ilaca başvurmadan halledilebilmesi mümkündür. Kimi gıdalar tansiyonu düşürürken, kimi de yükseltir. Bu nedenle tansiyonumuzu rutin aralıklarda ölçmekte büyük fayda var.

TANSİYON DEĞERLERİ DEĞİŞTİ

Dünyada önlenebilen ölümlerin başında gelen tansiyon ölümlerinde en önemli olay, tansiyonun normal değerini bilmek ve bu şekilde kontrol altında tutabilmektir. Ancak normal olarak bildiğimiz tansiyon değerlerinin değiştiği söyleniyor. Buna göre, bildiğimiz normal tansiyonun yüksek olarak adlandırılması söz konusu olabiliyor. Uzmanlara göre bu durumda tansiyon ölçümleri ve erken müdahele büyük önem arz ediyor.

YÜKSEK TANSİYON BÜYÜK HASTALIKLARIN HABERCİSİ

Yüksek tansiyon konusuna değinen Kardiyoloji Uzmanı Doktor Ahmet Sarıçopur, bu rahatsızlığın beraberinde bir çok sağlık problemi getirebileceğini belirtti. Sarıçopur, “Hipertansiyon halk dili ile yüksek tansiyon, dünyada önlenebilir ölüm nedenleri içinde ilk sırada yer alıyor. Yüksek tansiyon kalp krizi, beyin krizi, kalp yetersizliği, kalpten çıkan ana damar olan aortanın yırtılması, kalp ritim bozuklukları, böbrek yetmezliği, görme bozuklukları gibi yaşam kalitesini önemli ölçüde bozan ya da ölüme sebep olan hastalıklara yol açabildiği gibi hayati organlara da ciddi zarar verebiliyor” dedi ve geçen Kasım ayında yayınlanan tansiyon kılavuzundan önemli bilgiler paylaştı.

YÜKSEK TANSİYON (HİPERTANSİYON) DEĞERLERİ DEĞİŞTİ

“Hipertansiyon konusunda zaman zaman dünyadaki kardiyoloji dernekleri kılavuzlar yayınlamakta ve bu konudaki bilgileri güncellemektedir. Bununla ilgili olarak en son Kasım 2017’de Amerikan Kardiyoloji Derneği yeni bir hipertansiyon kılavuzu yayınladı. Bu kılavuzla beraber önceki bilgilerimizde radikal değişiklikler oldu. Yeni kılavuza göre hipertansiyon limitleri aşağı çekildi. Önceden 140/90 mmHg yani halk dilindeki tabiri ile 14’e 9 değerinin üstü hipertansiyon olarak adlandırılırken; 120/80 mmHg altı normal, 120-129/80 mmHg yüksek tansiyon, 130-139/80-89 mmHg evre I hipertansiyon, 140/90 mmHg ve üstü evre II hipertansiyon olarak sınıflandırıldı. Daha önceki tanıma göre toplumun yüzde 30’u hipertansiyon hastası iken yeni tanımlama ile bu oran yüzde 46’ya çıkmıştır.”

BU UYGULAMA HAYAT KURTARACAK

“Şimdiye kadar yapılan çalışmalar yüksek tansiyon ile kalp damar hastalıkları arasında çok yakın bir ilişki olduğunu gösterdi. Sistolik kan basıncında 20 mmHG, diyastolik kan basıncında ise 10 mmHg artış olması felç, kalp hastalığı ve damar hastalığına bağlı ölüm riskini iki kat arttırmaktadır. Ölümcül hastalıklarla bu kadar yakın ilişkisi olan hipertansiyonun tanı kriterlerinin aşağı çekilmesi bir anlamda toplumda hipertansiyona ve buna bağlı risklere dikkat çekecek, daha fazla hastaya erken teşhis konulmasına yardımcı olacak ve birçok ölümcül hastalıktan koruyacaktır.”

HİPERTANSİYON HASTALARI YAŞAM TARZINI DEĞİŞTİRSİN

Tansiyon problemi yaşayan kimselerin ilk çare olarak ilaca başvurmalarının yanlış olduğu belirten uzman doktor, ilaç yerinde hayat tarzının değiştirilmesi gerektiğine dikkat çekti.

“Bu uygulama ile hastalar hemen ilaca yönlendirilmeyecek ama yaşam tarzları değişecek. Sigarayı bırakma, diyet, egzersiz gibi yaşam tarzı değişiklikleri ile hastalar ilaç kullanmadan tansiyondan korunmuş olacak. Toplumsal sağlık açısından da önemli bir konu. Çünkü hantallık ve fazla kiloya bağlı obezite, şeker hastalığı, yüksek kolesterol, metabolik sendrom gibi pek çok olumsuzlukla da eşzamanlı olarak mücadele etmemizi sağlayacak” ifadelerini kullandı.

YÜKSEK TANSİYON İÇİN BİTKİSEL ÇÖZÜMLER

  • Sabahları aç karnına 4-5 adet ceviz içi yemek, tansiyonu düşürür.
  • Günde 3-4 diş sarımsak yemek, tansiyonun düşmesine yardımcı olur.
  • Bir bardak kaynar suyun içerisine, 3-4 gram ardıç tohumu atılır. 10 dakika demlendirilir. Daha sonra günde 2-3 su bardağı içilir.
  • Zeytin yaprağı, limon tansiyonu düşürür.
  • Haftada 1 gün sadece portakal yenilir. Başka hiç bir şey yenmez.
  • Her yemekten önce 100-150 gram çilek yenir.
  • 1-2 çay kaşığı ince kıyılmış ökse otu 1 bardak soğuk suda 8 -10 saat bekletilir.Daha sonra hiç bir tatlandırıcı koyulmadan sabahları aç karnına içilir.
  • Günde 2-3 bardak alıç çayı balla tatlandırılarak aç karnına yada öğün aralarında içildiği zaman tansiyonu düşürür.

GENİZ ETİ, ÇOCUKLARDA BİRÇOK SAĞLIK SORUNUNU TETİKLEYEBİLİR

  • Ayrıca, hayvani yağlardan uzak durmalarını, doğal beslenmelerini, tuzu kesmelerini öneriyor.
  • Biberiye bitkisinin tansiyonu düşürücü etkisi vardır. 1 bardak kaynamış suyun içerisine 1 çay kaşığı biberiye konur ve demlendirilir. Daha sonra içilir.
  • 500 gram su içerisine 3 adet soğan ince bir şekilde doğranır. 1 gece bekletilip süzülmelidir. Günde 1 fincan yemeklerden yarım saat önce içilir.
  • Bir bardak kaynar su içersine 4-5 gram kimyon eklenip, 10 dakika demlendirilir. Bu çaydan günde 2-3 bardak içilir.

MÜCADELE İÇİN KAMPANYA ŞART

“Tansiyonu holterde 120-130 milimetre cıva aralığında olan bir hastaya biz bu kılavuzdan önce normal tansiyon derken şimdi diyeceğiz ki, ‘diyetine dikkat et, günlük egzersiz yap, günde 45 dakika yürü ya da bisiklet sür, stresten uzak dur’. Burada hem koruyucu hekimlik hem de toplumsal bilinçlenme anlayışı ortaya çıkıyor.

Bu insan psikolojisi açısından da çok önemli. Evde oturan insan depresyon riski altında ama hayatına en azından kısa yürüyüşleri ekleyen bir insan stresi de kontrol altına alabilir. Bilinçlendirmek erken tanıda önem taşıdığı gibi risk faktörlerinin de ortadan kaldırılmasında destek olacaktır. İnsanlar ilaç kullanmadan bu hastalığın önüne geçebilecekler bu sayede” dedi.

DÜŞÜK TANSİYON NEDİR, KAÇ OLMALI?

Düşük tansiyon kaç olmalı, düşük tansiyon değeri, diğer bir anlamı ile en düşük kan basıncı değeri belli tansiyon değerleri sonucunda gerçekleşir. Sağlıklı bir tansiyon ölçüm sonrasında çıkan değerlerde küçük ve büyük değerlerde ilk olarak küçük değeriniz 70 ve altı ise büyük değerin hiç bir anlamı olmaksızın tansiyon düşmüş demektir. Aynı şekilde büyük tansiyon değeriniz 100 ve altı ise küçük olan değerin hiç bir önemi olmaksızın tansiyon düşmüş demektir. Belirtmek gerekirse düşük tansiyon durumunda çıkan sonuçlarda küçük olan değer 50 ve civarı ise, aynı şekilde büyük olan değer 80 ve civarında bir değer ile karşılaştığınızda hiç zaman kaybetmeden en yakın hastaneye gitmeniz gerekir.

TANSİYON DÜŞÜKLÜĞÜNE NE İYİ GELİR?

Tuz: Sodyum tansiyonu yükselmesini sağlayabilir, uzmanlar düşük tansiyon sorunu yaşayan kişilere sodyum içeren tuz tüketimini tavsiye etmektedirler.

Bol Su: Vücudun ihtiyacı olduğu kadar su tüketmemek tansiyona neden olabilir. Düzenli olarak su tüketmek düşük tansiyon problemlerini ortadan kaldırabilir.

Sağlıklı Giyim: Bacaklarda varis, ayaklarda şiş ve ağrılar tansiyonu etkileyebilir, bunun yanında bir de sağlıksız ayağı veya bacağı sıkan çorap, pantolon gibi giysiler giymek düşük tansiyona neden olabilmektedir. Bundan dolayı, bacak, ayak veya vücudunun diğer bölümlerinde şiş ve benzeri sorunlar olan kişiler daha rahat ve sağlıklı elbiseler giymelidirler.

Stres: Ansızın yaşanan üzüntü, stres, depresyon gibi psikolojik sorunlarda tansiyonun düşmesine neden olabilir, bu durumlarda tıbbi yardım istemek en doğru çözüm olacaktır.

Tuzlu Su: Tuzda bulunun sodyum kan basıncını arttırır, böylece düşük tansiyon seviyesinin dengelenmesini sağlar. Yalnız aşırı miktarda tuz kullanımından mutlaka kaçınmalısınız, tansiyonu düşürmek isterken diğer sağlık sorunlarına neden olabilir.

Kahve: Kahve, çikolata düşük tansiyonun geçici olarak yükselmesine yardımcı olabilir. Sık sık tansiyonu düşenler sabahları günde bir bardak kahve ile başlayabilirler.

Üzüm: Üzüm doğal olarak hipotansiyon tedavisi için mükemmel geleneksel tedavi metodu olarak kabul edilir. Güne yayarak ortalama 30-40 üzüm, kuru üzüm yemek düşük tansiyona iyi gelebilir. Bunun yanında 3-4 badem veya 10-15 kuş üzümü ekleyebilirsiniz.

Fesleğen: C vitamini, magnezyum, potasyum, ve pantotenik asit açısından zengin olduğu için düşük tansiyona faydalıdır. Bunun yanında zihinsel faaliyetleri arttırır ve zihni açar.

Meyan Kökü: Meyan kökü düşük seviyelerdeki tansiyonun dengelenmesi için en etkili alternatif tedavi olarak gösterilir. Ayrıca, kronik yorgunluk sendromu tedavisinde etkilidir.

Pancar Suyu: Çiğ pancar suyu yüksek ve düşük tansiyonun dengelenmesine yardımcı olmaktadır. Bir hafta boyunca günde bir bardak pancar suyu içmek düşük tansiyonun dengelenmesini sağlayabilir.

Badem ve Süt: Akşam yatmadan önce bir bardak suya 5-6 tane badem koyun ve sabaha kadar bekletin sabah bademleri alın ve iyice öğüterek sıcak süte katarak için. Tansiyonun dengelenmesine yardımcı olacaktır.

Biberiye: Biberiye sinir sistemini uyarır ve kan dolaşımının artmasını sağlar. Düzenli olarak az miktarlarda alınan biberiye, düşük tansiyon sorunlarının ortadan kalkmasına yardımcı olabilir.

Havuç Suyu: Biraz bal karıştırılarak içilen bir bardak havuç suyu düşük tansiyonun yükselmesini sağlayabilir. Düşük tansiyon için kullanılan etkili yöntemlerden birisidir.

Limon Suyu: Limon suyu düşük tansiyon yanında yüksek tansiyona da yardımcı olur. Düşük tansiyon için biraz tuz ve şeker karıştırılarak içilmesi düşük tansiyona anlık fayda sağlayabilir.

Exit mobile version